Endonezya depreminde 271 kişinin ölmesinin ardından arama çalışmaları yoğunlaştı

En az 271 kişinin ölümüne neden olan depremde ölenleri ve kaybolanları aramak için Çarşamba günü Endonezya’nın ana adası Java’daki harap olmuş bölgelere daha fazla kurtarıcı ve gönüllü konuşlandırıldı.

Pazartesi günü meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki depremde çok sayıda kayıp, bazı uzak bölgelere hala ulaşılamıyor ve 2.000’den fazla kişi yaralanmışken, ölü sayısının artması muhtemel. Yoğun nüfuslu adadaki merkez üssüne yakın hastaneler çoktan dolup taşmıştı ve IV damlalara bağlanan hastalar, dışarıdaki çadırlarda sedyelerde ve bebek karyolalarında yatarak daha fazla tedavi bekliyorlardı.

Ulusal Afet Önleme Dairesi başkanı Suharyanto, polis, arama kurtarma teşkilatı ve gönüllülerden oluşan 2.000’den fazla müşterek kuvvet tarafından yürütülen arama çabalarının gücünü artırmak için Çarşamba günü 12.000’den fazla ordu personelinin konuşlandırıldığını söyledi.

Pek çok Endonezyalı gibi tek bir isim kullanan Suharyanto, yardımın evsiz kalan ve malzemelerin engebeli arazide yalnızca yaya olarak dağıtılabildiği geçici barınaklara kaçan binlerce kişiye ulaştığını söyledi.

Kurtarıcıların Çarşamba günü üç ceset bulduğunu ve çöken evinin enkazı altında iki gün mahsur kaldıktan sonra büyükannesinin cansız bedeninin yanında canlı bulunan 6 yaşındaki bir çocuğu kurtardığını söyledi.

Televizyon raporları, polis, asker ve diğer kurtarma personelinin, toprak kaymasından geriye kalan tonlarca çamur, kaya ve ağacın kaldığı Cijendil köyünün en kötü etkilenen bölgesinde matkaplar, daire testereler ve bazen de çıplak elleri ve çiftlik aletlerini kullanarak çaresizce kazdıklarını gösterdi.

Hükümet cesetleri ve mümkün olan her yerde hayatta kalanları bulmaya odaklanmış görünüyordu. Yetkililer, depremin tetiklediği heyelanların engebeli mezralara çarpmasının ardından, traktörleri ve diğer ağır ekipmanları yıkanmış yollardan getirmekte zorlandı.

Ancak yine de bölge sakinleri, hükümetin depreme yanıt vermede yavaş kaldığını söyledi.

48 yaşındaki Muhammed Tohir, felaket meydana geldiğinde Cijendil’de ailesiyle birlikte oturma odasında oturuyordu. Ailesi çıkarmayı başarsa da, kız kardeşi ve iki çocuğu, evinin birkaç kilometre ilerisinde heyelanın altında kaldı.

Tohir, “Ablamın evine geldiğimde gördüklerim karşısında yıkıldım” dedi. “Onlarca ev heyelanla gömüldü. … Kıyamet günü gibi hissediyorum.”

Cijendil’de ablasının mahallesindeki 40’tan fazla evin tonlarca çamura gömüldüğünü, Tohir’in ablası ve iki çocuğunun da aralarında bulunduğu en az 45 kişinin diri diri gömüldüğünü söyledi.

Tohir, bölgedeki diğer sakinlerle birlikte, çiftlik aletlerini kullanarak kayıpları aradı ve 6 metreye (10 fit) kadar çamurun altına gömülü iki cesedi çıkarmayı başardı. İki gün sonra, kurtarma personeli aramaya yardıma geldi.

Tohir, “Hükümet bu felakete yanıt vermekte çok yavaş” dedi. “Bunu hızlandırmak için ağır ekipman getirmeleri gerekiyor” dedi.

Ancak kız kardeşi ve yeğenlerini çamurdan çıkarana kadar pes etmeyeceğini söyledi.

Ağır darbe alan bazı bölgelerde kamyonlardan su, gıda ve tıbbi malzeme dağıtılıyordu ve yetkililer gıda, ilaç, battaniye, sahra çadırları ve su tankerleri taşıyan askeri personel konuşlandırdı.

Gönüllüler ve kurtarma personeli, Cianjur bölgesindeki birkaç köyde evsiz kalanlar için daha fazla geçici sığınak inşa etti.

Şiddetli yağmur çabalarını engellediği için yaklaşık 800 polis, asker ve gönüllü çıplak elleri, kürekleri ve çapalarıyla enkazı kazdı.

Arama kurtarma operasyonu koordinatörü Arif Yulianto, heyelanlı bölgeleri istikrarsız hale getiren şiddetli yağmurlar nedeniyle arama çalışmalarının Çarşamba öğleden sonra durdurulduğunu söyledi. Operasyon Perşembe günü erken saatlerde yeniden başlayacak.

Çoğu, şiddetli muson sağanaklarıyla kırbaçlanan derme çatma barınaklarla zar zor korunuyordu. Sadece birkaçı muşamba kaplı çadırlarla korunduğu için şanslıydı. Bölgeye acil durum malzemeleri sevk edilirken yiyecek, battaniye ve diğer yardım malzemelerinin azaldığını söylediler.

Suharyanto, hayatta kalan 58.000’den fazla kişinin barınaklara taşındığını ve 2.043 kişinin yaralandığını ve yaklaşık 600 kişinin ciddi yaralanmalar nedeniyle tedavi gördüğünü söyledi.

Kurtarma ekiplerinin depremin tetiklediği çöken evlerden ve toprak kaymalarından cesetler çıkardığını ve yaklaşık 40 kişinin hala kayıp olduğunu söyledi. Ancak 271 ölünün tamamının kimliği belirlenmedi, bu nedenle enkazdan çıkarılan cesetlerin bazılarının kayıp listesindeki kişilere ait olması mümkün.

Suharyanto, kurtarma operasyonlarının Cianjur’da insanların hala mahsur kaldığına inanılan yaklaşık bir düzine köye odaklandığını söyledi.

Çarşamba günü düzenlediği basın toplantısında Suharyanto, Cianjur’da 56.230’dan fazla evin hasar gördüğünü söyledi.

Endonezya sık sık, çoğu Pazartesi günkü depremlerden çok daha şiddetli olan ve büyüklüğünün tipik olarak hafif hasara yol açması beklenen depremlerle sarsılır. Ancak bölge yoğun nüfuslu ve uzmanlar, depremin sığlığının ve yetersiz altyapının, çökmüş çatılar ve büyük tuğla, beton ve oluklu metal yığınları dahil olmak üzere ciddi hasara katkıda bulunduğunu söyledi.

Deprem, bir kadının evinin “dans eder gibi sallanmaya” başladığını söylediği kırsal, dağlık Cianjur semtinde merkezlendi.

Cianjur bölgesinde 2,5 milyondan fazla insan yaşıyor ve bunların 175.000’i aynı adı taşıyan ana kasabada yaşıyor.

Batı Java Valisi Rıdwan Kamil, ölenlerin çoğunun devlet okulu öğrencileri olduğunu ve binaların çöktüğü sırada İslami okullarda fazladan ders alan ve günlük derslerini bitiren öğrenciler olduğunu söyledi.

Başkan Joko Widodo Salı günü Cianjur’u ziyaret etti ve altyapıyı yeniden inşa etme ve evi hasar gören her sakine 50 milyon rupiye (3.180 $) kadar devlet yardımı sağlama sözü verdi.

270 milyondan fazla insanın yaşadığı ülke, “Ateş Çemberi” olarak bilinen Pasifik Havzası’ndaki volkanlar ve fay hatları üzerindeki konumu nedeniyle sık sık depremler, volkanik patlamalar ve tsunamilerden etkileniyor.